Kabahatler Kanunu ve Para Cezaları Eğitimi
Kabahatler Kanunu ve Para Cezaları Eğitimi
Her konuda olduğu gibi şahitlik konusuna da yaklaşım tarzı çok önemlidir. İslâm hukukunda şahitlik önemli bir ispat yoludur. Şahitliğin yapıldığı vak’aya göre bazen iki, bazen dört şahidin ifadesiyle, kula veya Allah’a ait büyük haklar ortaya çıkar. Bazen de şahitliğin neticesinde idama kadar varabilen cezalar verilebilir. Bunun için Allah Rasûlü, “şahitlik yapacak kimsenin ancak güneş gibi gördüğü bir mevzuya şahitlik yapabileceğini” belirtmişlerdir. Ancak, kılınan namazın kısa zamanda insanı bütün kötülüklerden çekip çıkaracağı söylenemez. Zamanla “Namazın bir kerameti ve bereketi” olarak kişi birçok günahlara bulaşamamakta ve onlardan uzak kalmaktadır. Çünkü, günde beş defa abdest alarak Allah’ın huzuruna çıkan, el bağlayıp namaz kılan bir insan Rabbinin yasaklamış olduğu fiilleri işleyemez. Bayram günlerinde cinsel ilişkide bulunmak caizdir. Her ne kadar bayram günlerinde cima tavsiye edilmese de bu konuda bir yasak yoktur. Kadınlarda adet kanamasının başlamasından genellikle 14 gün sonra yumurta hücresi atılmaktadır. Eğer bu yumurta hücresi sperm tarafından döllenecek olursa, döllenmiş yumurtanın rahim boşluğuna girmesi 3-4 günü bulur.
Mekke’nin zor şartlarında inancını yaşayamayınca, kocasıyla birlikte Habeşistan’a hicret etme mecburiyetinde kalmıştı. Ancak bu esnada kocası önce Hristiyan olmuş, sonra da ölmüş, Ümmü Habibe yalnız başına kalmıştı. Allah Resulü (sav) durumu öğrenince Necâşi’ye haber göndererek, tek başına kalan bu hanımın kendisine nikahlanmasını istedi. Durumu öğrenince fevkalâde sevinen Ümmü Habibe’nin nikahı, Necâşi huzurunda kıyılmış oldu. Resulullah’ın bu evliliği 25 yıl sürmüş, İbrahim dışındaki bütün evlatları da yine bu nâdide kadından olmuştur. Peygamber evlilik hayatının büyük bir kısmını ve aynı zamanda gençlik ve olgunluk yaşlarını, sadece ve sadece, kendisinden on beş yaş büyük olan bir kadınla geçirmiştir. Hadis-i şerif, ilk kadın olması itibariyle Hz. Havva’ nın, dolayısıyla bütün kadın sınıfının hem maddi bakımdan yaratılışına hem de huy, karakter, tabiat, mizaç ve bünyesine işaret etmektedir. Daha sonraki bütün kadın ve erkekler bu iki insandan türemiş, çoğalmıştır. Gebelikten önce rahim altmış-yetmiş gram ağırlığında bir organdır. Bu gelişme rahimin endometrium tabakasında da olmaktadır. Çünkü buraya bebeğin plasentasi (eş) yapışarak bebeğin beslenmesini sağlar.
- Eğer koca kadına çalışması için izin verirse kazancına ortak olamaz.
- “Kadın kocasından bu hususta şikâyetçi ise üç gün kocaya, bir gün ve gece de kadına tahsis edilir.” der.
Peygamber (asm) bu sözüyle, başkanı bir kadın olan Sâsânî Devletinin kısa süre sonra yıkılacağını haber vermektedir. Nitekim bu devlet, kısa bir süre sonra yıkılmıştır. Yoksa bütün zamanları ve idarecileri kadın olan bütün devletleri kasdetmemiştir, diyerek yorumlamışlardır. Meydana gelen kanamanın âdet hükmünde kabul edilmesi için iki temizlik dönemi arasının en az on beş gün ve fasılalı da olsa kanamanın üç günden az, on günden fazla olmaması gerekir. Kadın hayızdan temizlenene kadar cinsel ilişki haramdır. İslâm’da, insanlık ve Allah’a kulluk bakımından kadınla erkek arasında bir fark bulunmadığı gibi, temel hak ve sorumluluklar açısından da kadın erkek ayrımı bulunmamaktadır. Dinimizde, erkeğe tanınan temel hak ve hürriyetler, aynı derecede kadına da tanınmıştır. “el-Bahr”dan yaptığı bir nakille de kadının secdede ayak parmaklarını dikmeyeceğini söyler. (bk. age) Buna göre kadın secdede ya ayaklarını parmakları üzerine dikmeyip, ayaklarının üstleri yere gelecek şekilde yatırır ya da “teverrük”e hazırlık olmak üzere ayaklarını parmak uçlarını sağa çevirerek yakalarını yana yatırır. Keza kadının rukûda ayaklarını dört parmak açmayıp bitiştireceğine dair de bir ifadeye rastlamadık. İslâmiyet erkeğin kadına karşı yaptığı bu ihsanlara karşı, kadına da kocasına karşı itaati vacip kılmış ve bu itaati ibadet saymıştır. Bu ayet-i kerime bir taraftan erkeklerin hakimiyetini, diğer taraftan da kadınların kıymet ve faziletini ders veriyor.
Dolayısıyla adet bitiminden sonra yıkanmadan cinsel ilişkide bulunmak helaldir. Ancak yıkandıktan sonra ilişkide bulunmak müstehaptır. Hadiste geçen “sabah oluncaya kadar…” ibâresi, imtina hâdisesinin geceye mahsus olduğu intibâını vermekte ise de, bu hal, kadının gündüzleri olacak davete imtinaına cevaz vermez. Gecenin zikri, istirahat ve yatma vaktinin gece olması, gündüzleri maişet kazanma meşguliyetinin galebe çalması sebebiyledir. Ayrıca bazı hadislerde, “gece” veya “gündüz” ayırımına yer verilmeden aynı durum mevzubahsegel giriş edilmiştir. “Erkek, kadınını yatağına çağırır, kadın da gelmeye yanaşmaz, erkek öfkelenmiş olarak sabahlarsa, melekler sabaha kadar -bir rivayette yatağa gelinceye kadar- kadına lânet okurlar.” Metinden de anlaşılacağı üzere, hadisin asıl konusu Allah’tan başkasına (fani, yaratılmış varlıklara) secde edilemeyeceği ile ilgilidir. Bu münasebetle Peygamberimiz (asm), kadınların üzerlerindeki koca hakkının da önemine vurgu yapmıştır. Başka âyet ve hadislerde de kocanın üzerindeki kadın hakkı anlatılmıştır. “Allah ve Resulü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resulüne karşı gelirse apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.” Müslümanlar, yapılan Müreysi gazvesinde galip gelmiş, pek çok ganimet elde edilmiş, bunun yanında 700 kadar da esir alınmıştı.
Bunun bir mânâsı, kendilerine çocuk ihsan edip, o güne erişmeyi nasip eden Allah’a karşı nankörlükte bulunmak, “Sen bize böyle evlâd ihsan edip lütufta bulundun, biz de sana isyan edip nankörlükte bulunuyoruz.”demektir. Kurban kestikten sonra, etinden eş-dost, akraba, bilhassa fakirler istifade etmeli, belli bir sevince sebep olmalıdır. Akîka kurbanının sünnet olduğunu söyleyen diğer mezheblere mukabil, Hanefilere göre, mubahtır. Malî durumu yerinde olan keser, olmayan da kesmez. Ne kesen ve ne de kesmeyen bir suâle maruz kalmaz, bir manevi kaybı olmaz. Kaldı ki, evlâdın hangisinin daha hayırlı ve sadık olacağı da belli olmaz. Bazen oğlan faydalı olacak sanılır, ama o tam tersine yaramaz çıkar; ihtiyarlıkta ana-baba kıza sığınır, ondan fayda görür.
Zeyneb’i daha önce bakire iken de tanıyan Efendimiz (sav), onu Zeyd’le evlendirmeden önce de evlenebilirdi. Demek ki, bu evlilikte toplumda yaygın eski yanlışların düzeltilmesi ve yeni bir takım hükümlerin yerleştirilmesi gibi önemli hikmetler vardır. Savaş sonrası Resulullah onu kendi nikahına alarak, yumuşamasını sağlamış oldu. Altmış yaşındaki bir kadınla evlilikte dünyevî bir arzunun bulunması elbette mümkün değildir. Bu evlilikteki tek gaye de, yalnız başına kalan birisine bir yardım eli uzatmaktan ibarettir. Bu tespit herkes için daha kolay ve daha kesin bir yoldur. Düşük için de belli bir zaman dilimi hesabından çok, bir insan şeklini hatırlatan bir uzvun gözle görülmesi metodu daha uygun olsa gerektir. Eğer düşen çocuğu görme durumu olmamışsa, doktora veya ebeye sorarak karar verilebilir. “…Erkeklerden iki şahid yapın. Eğer iki erkek bulunmazsa, o hâlde razı (ve doğruluğuna emin) olacağınız şahidlerden bir erkekle iki kadın (yeter. Bu suretle) kadınlardan biri unutursa öbürünün hatırlatması (kolay olur)…” (Bakara, 2/282). Kadınlar annelik gibi, şefkat ve hissilik gerektiren bir vazife üzere yaratıldıkları için, birkısım hissiliklerde erkeklere göre daha üstündürler.
Gebelik sırasındaki kanamalar âdet kanaması değildir. Son aylarda olan kanamalar ise esin (plasenta) yerleşme bozukluğunu veya erken ayrılmasını düşündürür. Dinden çıkarmayan bir kısım günahlar hakkında “küfür” kelimesini kullanmak caizdir. Bu kullanış tağliz ve korkutma gayesini güder. Bu çeşit tağliz (ağır sözlerle caydırma) işi, hadislerde bazan imanın olmadığı şeklinde yapılmıştır. Bunlar da aynı maksatla korkutmak ve ilgili hatadan sakındırmak içindir. Yani erkelerin de kadınlar adına yapacakları hatalardan dolayı sorumlu olmaları söz konusudur. Malum günler içinde bu ibadetleri yapamayan kadın, belli bîr müddet için de olsa bazı dinî hizmetlerden, vazifelerden ayrı durmaktadır. Görünüşte dinî yaşayışında bir eksiklik bulunmaktadır. Çünkü namaz, oruç ve hac İslâm dininin beş esasından üç mühim rüknünü teşkil etmekte, dolayısıyla bazı vakitler bunları yapamayan kadın erkeğe göre eksik olmaktadır.
Okunan ve yazılan şey sûre, ayet, hadis veya manası anlaşılan dua olacak. Birincisi, açlık için ekmek yemek ve susuzluk için su içmek gibi kesin olanlarıdır.İkincisi, tıbbî tedâvilerin bir kısmı gibi muhtemel (maznûn) olanlardır.Üçüncüsü de okuyarak tedâvi gibi, etkisi ihtimalli olanlardır. Evde hanımıyla şakalaşmak, eğlenmek ve onu eğlendirmek kocanın görevlerindendir. Kocası onu tahkir edemez, onun hayat arkadaşı olduğunu unutmamak zorundadır, darılıp evinde yalnız bırakamaz. Kadınların, kollarındaki ve bacaklarındaki kılları kesmesi caizdir. Bu takdirde bu kıllara epilasyon uygulamasını yaptırması da caizdir. “Senin için göbekten üst taraf serbesttir.” (eş-Şevkânî, Neylü’l-Evtâı, I/277). © Kocaeli Ticaret Odası Tüm hakları saklıdır. Ç) Veri sorumlusunun hukuki yükümlülüğünü yerine getirebilmesi için zorunlu olması. E)Masaüstü veya dizüstü bilgisayarlar disket, Cd veya flash-disk gibi harici veri depolama aygıtları kullanılarak başlatılamaz. Bilgi güvenliği, her tür bilginin, gizlilik, bütünlük ve erişebilirliğinin korunması için yapılan işlemlerin bütünüdür.